Ofis çalışanları yapay zeka sistemlerinin gözetimi altında çalışıyor
Birçok şirkette, vardiya atama, ilerleme izleme ve performans değerlendirme süreçlerinde insanların yerini yapay zeka algoritmaları almıştır. Kentsel ölçekte ise yapay zeka, trafiği koordine eder, enerjiyi kontrol eder ve güvenliği öngörür.
Milyonlarca veriyi göz açıp kapayıncaya kadar işleyen, yorulmak bilmeyen, hatasız yapay zeka, yönetim sistemini her zamankinden daha akıcı ve ekonomik hale getiriyor.
İnsan bir araç haline geldiğinde
Yapay zekanın getirdiği ideal, insanları tekrarlayan işlerden kurtararak onlara yenilik yapma, araştırma yapma ve kendilerini geliştirme zamanı sağlamaktır. Ancak gerçekte, karar alma gücü tamamen algoritmaların eline geçtiğinde, insanlar proaktif rollerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırlar.
The Verge'e göre Amazon, çalışanların verimliliğini izlemek için uyarılar gönderebilen ve hatta yönetimin onayı olmadan çalışanların işine son verebilen otomatik bir sistem kurdu.
Axios, yalnızca Baltimore'daki bir depoda 2017-2018 yılları arasında bu mekanizma kapsamında yaklaşık 300 çalışanın işten çıkarıldığını bildirdi.
Toplumsal ölçekte, alışverişten taşınmaya kadar her davranış yapay zeka tarafından izlenip öneriliyorsa, kişisel özgürlükleri kaybetme riski gerçektir. O zaman insanlar, önceden belirlenmiş senaryolara göre yaşayan, yaratıcılık ve çeşitlilikten yoksun "biyolojik robotlara" dönüşebilirler.
Sınıra doğru yarış
Birçok ülke yapay zekânın risklerini kontrol altına almaya çalışıyor. Avrupa Birliği, yüksek riskli sistemlerin yakından izlenmesini gerektiren bir Yapay Zeka Yasası çıkardı. Bu arada, Çin'in sosyal kredi sistemi, yönetimde etkili olsa da, kişisel özgürlüğü ihlal ettiği için tartışmalara yol açtı.
Vietnam'da yapay zeka, birçok sosyal ve işletme yönetimi faaliyetine katılmaya başladı. Hanoi ve Ho Chi Minh Şehri, ihlalleri otomatik olarak tespit etmek, trafik akışını yönlendirmek ve sıkışıklığı azaltmak için yapay zekalı trafik kamera sistemlerini test ediyor.
Yapay zeka uygulamaları insan kaynakları yönetimi, lojistik ve perakende alanlarında da giderek yaygınlaşıyor. Bazı e-ticaret işletmeleri, depo operasyonlarını optimize etmek, siparişleri konuma, teslimat alışkanlıklarına ve işleme kapasitesine göre nakliyecilere tahsis etmek için yapay zeka sistemlerini test ediyor.
İnsan kaynakları yönetimi alanında birçok şirket, çevrimiçi çalışma verilerine dayalı yüz tanıma özellikli zaman tutma yazılımları veya performans değerlendirme sistemleri kullanıyor. Bu, üretkenliği artırmaya ve dolandırıcılığı azaltmaya yardımcı olsa da, aynı zamanda gizlilik ve çalışanların bir elektronik tabloda "sayı" haline gelme riski konusunda endişelere de yol açıyor.
Bu hamleler, yapay zekanın günlük hayata nasıl sızdığını, hem fırsatlar hem de endişeler yarattığını gösteriyor. Çalışanlar daha az evrak işinden yararlanırken, aynı zamanda "makineler tarafından takip edilme" baskısıyla da karşı karşıya kalacaklar. Net bir yasal çerçeve ve şeffaf denetim mekanizmaları olmadan, kötüye kullanım riski gerçektir.
İnsan-teknoloji sınırı
Sorun yapay zekanın kendisi değil, insanların onu nasıl kullandığıdır.
Her şeyden önce, yapay zeka insan iradesinin tamamen yerini alacak bir araç değil, yardımcı bir araç olmalıdır. Bir veri optimizasyon planı, yalnızca insanların getirebileceği duygu ve insanlıktan yoksun olabilir.
İkinci olarak, yapay zekanın özellikle insan gözetimi ve yönetimi alanlarında nasıl konuşlandırılacağına dair şeffaflığı garanti altına alan net bir yasal ve etik çerçeveye ihtiyaç vardır.
Son olarak, insanın uyum sağlama yeteneği var. Çalışanlar, yapay zekanın nasıl çalıştığını anlamadan sadece onun emirlerini yerine getirirlerse, eleştirel ve yaratıcı düşünme yeteneklerini kaybederler. Öte yandan, dijital beceriler ve bağımsız düşünme ile donatıldıklarında, insanlar teknolojiye hakim olabilir ve yapay zekayı bir pranga değil, bir yoldaş haline getirebilirler.
Kontrol eden mi, kontrol edilen mi?
"Yapay zeka insanları robotlara dönüştürecek mi?" sorusu aslında bir uyarı niteliğindedir. Teknoloji tarafsızdır. Gelecek, yaptığımız seçimlere bağlıdır.
Yapay zekaya tüm gücü verirsek, insanlar önceden belirlenmiş kalıplara göre gönüllü olarak yaşayacaklardır. Ancak sınırlar koymayı, insan ilkelerini ve değerlerini korumayı bilirsek, yapay zeka emeği özgürleştirmemize, yaratıcı alanı genişletmemize ve dijital çağda özgürlüğü yeniden tanımlamamıza yardımcı olabilir.
Yapay zeka çağında artık soru "Yapay zeka ne yapabilir?" değil, yapay zekanın insanlara nasıl hizmet etmesini istiyoruz?
Kaynak: https://tuoitre.vn/when-any-one-manages-everything-humans-will-have-to-do-or-se-thanh-robot-20250826143515094.htm
Yorum (0)